If you're seeing this message, it means we're having trouble loading external resources on our website.

Bağlandığınız bilgisayar bir web filtresi kullanıyorsa, *.kastatic.org ve *.kasandbox.org adreslerinin engellerini kaldırmayı unutmayın.

Ana içerik

Vergilendirme ve iktisadi etkinlik kaybı

Vergilerin denge fiyatı ve miktarı üzerindeki etkisi. Orijinal video Sal Khan tarafından hazırlanmıştır.

Tartışmaya katılmak ister misiniz?

İngilizce biliyor musunuz? Khan Academy'nin İngilizce sitesinde neler olduğunu görmek için buraya tıklayın.

Video açıklaması

Merhaba arkadaşlar hamburger piyasasına bir göz atalım. Burada gün başına satılan hamburgerin fiyat ve niceliğine göre arz/talep eğrisi çizilmiş Bu serbest bir piyasa, dıştan bir müdahale söz konusu değil, yani vergi yok. Bir denge fiyatı ve denge miktarı var Denge fiyatı hamburger başına 3,75 liraya yakın görünüyor Denge miktarı ise günde 3,5 milyon hamburgere yakın Talep eğrisinin ve 3,75 liralık fiyatın arasına denk gelen bu kısım, tüketicinin ödemesi gerekenin üstünde sağladığı faydayı gösteriyor. Yani burası tüketicinin kârı 3,75 liralık fiyat ve arz eğrisinin arasına denk gelen bu kısım ise üretici kârını gösteriyor bize yani Hamburgerin artımlı üretim maliyeti düşünüldü zaman üreticinin hamburger başına, fırsat maliyetinden ne kadar daha fazla aldığı söz konusu İşte morla çizdiğim bu kısım, üretici kârı Aslında bu rakamlar çok da gerçekçi değil, günde 3,5 milyon hamburger demişiz ama ama bu videoyu hazırlamadan önce bir araştırma yaptım ve McDonalds’ın sadece ABD’de günde 4 milyondan biraz daha fazla hamburger sattığını öğrendim Yani bütün hamburgercileri hesaba katmadım ve 3,5 milyon da bu kadar büyük bir ülkede günlük hamburger satışı için çok büyük bir rakam değil. Bu örnek için, önümüzdeki verilerin tüm ülkenin bir günlük hamburger piyasasına ait olduğunu farz ediyoruz. Bu farazi ülkenin hükümeti “Vay be, amma çok hamburger satılıyor! Bu satıştan daha çok kâr edelim de başka şeylere harcayalım, borçlarımızı falan ödeyelim” diyor ve hamburger satışından vergi almaya karar veriyor. Çoğu vergi, satış fiyatının üzerinden yüzdeyle belirlenir Biz biraz daha basitleştirelim ve hükümetin hamburger başına 1 lira vergi koyduğunu farz edelim. Bakalım bu 1 liralık vergi kâr, alım satım ve fiyatı nasıl etkileyecek Buradaki arz eğrisine bakarsak ilk hamburgeri üretenin bunun için en az 2 lira alması gerekiyor çünkü bu onların fırsat maliyeti. Aynı kaynakları, toprağı, emeği,vesaireyi 2 liralık başka bir ürün için kullanabilirlerdi. Bu yüzden hamburger üretmeleri için onlara en az 2 lira ödemeniz gerekiyor Onlardan daha fazla hamburger istiyorsanız, onlara giderek daha fazla para ödemeniz gerekir çünkü başka şeyler için kullanılabilecek ya da kullanılmaya daha uygun kaynakları bu artan hamburger talebini karşılamak üzere kullanacaklar Dolayısıyla ödemeniz gereken ücret giderek artacak. Bu benim ilk çizdiğim arz eğrisi, üreticinin belirli bir miktarda üretim yapması için gereken fiyata denk düşüyor. Eğer üreticinin 3 milyon hamburger üretmesini istiyorsanız hamburger başına 3 lira ödemeniz gerekir çünkü bu, artımlı hamburgerin fırsat maliyeti. Şimdi vergiyi eklediğimizde ne oluyor bir bakalım. Bu üreticinin alacağıydı ama vergiyi eklediğimizde tüketicinin daha fazla ödemesi gerekecek bu durumda Burada, üreticinin bu kadar hamburger üretmesi için 3 lira alması gerekiyordu ama şimdi tüketici 1 lira daha fazla ödeyecek Üreticinin 2 milyon hamburger üretmesi için tüketicinin hamburger başına yaklaşık 2,5 lira ödemesi gerekiyordu ama şimdi buna 1 dolar daha eklendi. Herhangi bir üretim olması için hamburger başına en az 2 dolar ödenmesi lazımdı. Şimdi üretici 2 dolar alırken, tüketicinin, vergi sebebiyle 1 dolar daha ödemesi gerekecek Bunu şu şekilde düşünebiliriz tüketicinin bakış açısıyla arz eğrisi üreticinin gördüğü arz eğrisinden 1 dolar daha yukarıda olacak Yani şöyle bir şeye benzeyecek Daha iyi çizbilirim, şöyleee, şöyle bir şey olacak işte. Vergi yüzde değil sabit bir değer, yani 1 dolar olduğu için bu fark hep aynı olacak Tüketicinin bakış açısından bakarsak eğer ortada ödemeye hazır olmaları gereken yeni bir fiyat var. İlk grafikteki denge kesişme noktası artık mümkün değil. Tüketicinin hamburger başına 3,75 lira ödediği ve üreticinin 3,5 milyon hamburger ürettiği senaryo artık geçersiz. O halde artık yeni bir denge fiyatımız ve denge miktarımız var diyebiliriz Çünkü tüketicinin bakış açısıyla, denge kesişimi artık burada bir yerde gerçekleşiyor Bu hamburger başına 4 liradan biraz fazla ve ilkinden daha az bir denge miktarına denk geliyor yaklaşık olarak günde 3 milyon hamburger Peki ne oldu? Öncesinde bütün bu alan kârdı. Bu yeşil çizginin altı üretici kârı, yeşil çizgi ve talep eğrisinin arası ise tüketicinin kârıydı. Şimdi bunun bir parçasını kaybettik. Beyazla çizdiğim bu kısmı kaybettik Buraya dara kaybı diyoruz. Burası artık tüketici veya üreticinin kârına dahil değil Yani vergilendirme, bizi tüketici ve üretici kârının azami olduğu elverişli bir durum oldu Peki hükümet ne kadar kazanç elde edecek? şimdi bu soruya bakalım 3 milyon hamburger satıldığında, hamburger başına 1 lira kazanıyorlarsa Hükümetin kazancı bu turuncuyla çizdiğim karenin alanına eşit olacak Uzunluğu 3 milyon, yüksekliği ise 1 lira Yani hükümetin vergi kazancı, 3 milyon hamburger çarpı 1 liradan günde 3 milyon lira olacak. İlginç. Zira hükümet yetkilileri daha fazla kazanacaklarını düşündüler Bu göstergelere bakıp günde 3,5 milyon hamburger satıldığını gördüklerinde 3,5 milyon lira kazanacaklarını sanmış olabilirler. Gözden kaçırdıkları nokta şu sayelerinde hamburger daha pahalı oldu ve bu yüzden talep düştü. Artık denge miktarı 3,5 değil, 3 milyon. Ayrıca, gördüğümüz üzere beyazla çizdiğimiz bu alan tüketici ve üreticinin payına düşen bu kâr artık yok. Bunu hükümet de alamıyor Turuncuyla çizdiğimiz bu alan tüketicinin kârından eksiltiyor. Bir başka deyişle, herhangi bir noktada, artımlı tüketicinin ödediği fiyat artık daha az Aynı şekilde üreticinin kârı da azaldı Hamburger başına aldıkları paranın, fırsat maliyetine göre fazlalığı artık daha az yani üretici kârı bu çizdiğim bölgeye geriledi. Bunlar eğri olduğu için üçgen alan formülü uygulayamıyoruz burada Bu alanları hesaplamak için kalkülüs kullanmamız gerekir. Tüketici kârı da turuncu alanın yukarısındaki bu alana geriledi Evet, hükümetler gelir elde etmek için vergi koymak zorunda ister gelir vergisi, olsun, ister buradaki gibi satış vergisi Ama bunu yaptıklarında daha uygunsuz bir duruma düşebilir ve arz talep eğrilerine göre oluşan bir dara kaybı gerçekleşir Ödenen parayla gelen faydanın bir kısmı yok olur Ama hükümet de gelir sağlamış olur. Bu iyi mi kötü mü siz karar verin.