If you're seeing this message, it means we're having trouble loading external resources on our website.

Bağlandığınız bilgisayar bir web filtresi kullanıyorsa, *.kastatic.org ve *.kasandbox.org adreslerinin engellerini kaldırmayı unutmayın.

Ana içerik

Zerdüştlüğe Giriş

Orijinal içerik British Library tarafından hazırlanmıştır.
Zerdüştlük, dünyanın en eski yaşayan dinlerinden biridir. Orijinal makalede Almut Hintze, bu dinin tarihini ve kutsal metinler ile ritüeller gibi bazı anahtar bileşenlerini araştırıyor.
Zerdüştlük, dünyanın bilinen en eski yaşayan dinlerinden biridir ve kökenleri uzak geçmişe dayanır. Yaklaşık 4000 yıl önce, bir zamanlar İran ve Kuzey Hindistan'a yerleşen göçebe çoban kabilelerinin ataları tarafından inanılan, eski bir Hint-İran dininden gelişmiştir. Dolayısıyla Zerdüştlük, Eski Hindistan'ın Vedik dini ve Hinduizm ile ortak bir mirası paylaşır. MÖ 2. binyılda Orta Asya'da kök saldığı ve oradan güneye, İran'a yayıldığı düşünülmektedir. Özellikle Sistan bölgeleri ve Helmand havzası, Zerdüşt betimlerinde önemli bir rol oynar ve bu bölgenin erken dönemlerden itibaren Zerdüştlük'ün bir merkezi olduğunu düşündürür. Zerdüştlük; Ahameniş (M.Ö. 550-330), Part (M.Ö. 247-M.S. 224) ve Sasani İmparatorlukları'nın (M.S. 224-651) en önde gelen dini haline geldi. Yahudilerin dinleriyle beraber yeni doğmakta olan Hıristiyanlık ve İslamiyet ile de ilişki kurdu.
Zerdüştlük, Türk ve Moğol istilalarına kadar özellikle İran'ın kırsal kesimlerinde 11. ve 13. yüzyıllara kadar varlığını sürdürmesine rağmen, Arapların Sasani İmparatorluğu'nu işgal edip mağlup etmelerinden sonra baskınlığını kaybetmiştir. Ancak o zaman Zerdüştler, Kirman ve Yezd'in çöl kasabalarına geri çekilmişlerdir. Bugün Zerdüştler, İran'da 30.000 kişilik bir dini azınlığı oluşturuyorlar. 651 yılında Arapların İran'ı fethinden kısa bir süre sonra İran'dan Hindistan alt kıtasına bir Zerdüşt göçü oldu, Zerdüştler buraya yerleşipe Parsis olarak tanındılar ve İngiliz sömürge egemenliği altında etkili bir azınlık haline geldiler. Zerdüştler oradan, diaspora oluşturdukları İngiltere, Amerika ve Avustralya'ya göç ettiler.

Zerdüştler neye inanır?

Zerdüştler, dinlerinin Ahura Mazda veya 'Bilge Kral' olarak adlandırılan yüce Tanrıları tarafından Zarathustra (ya da Yunanların deyimiyle Zoroaster) adlı bir rahibe vahyedildiğine inanırlar. Zarathustra, dinin kurucusu olarak kabul edilir ve takipçileri kendilerine Zartoshtis veya "Zerdüşt" derler. Zerdüştlüğün merkezinde, iyi ve kötü arasındaki derin ikilem ve dünyanın Tanrı, yani Ahura Mazda tarafından, iki gücün birbiriyle çarpışması ve kötü olanın aciz kalması için yaratıldığı fikri yer alır. Bununla beraber, insanların yeryüzündeyken yaptıkları seçimlerle belirlenen ahiret ile zamanın sonunda kötülüğün nihai ve mutlak yenilgisi sayesinde, dünyanın bir zamanlar mükemmel durumuna geri döndürülmesine olan inançları da vardır.

Zerdüştlüğün ana kutsal metinleri nelerdir?

Bu dini fikirler, Zerdüştlerin kutsal metinlerinde özetlenir ve Avesta adı verilen bir kaynakta birleştirilir. Eski bir İran dili olan Avestaca ile yazılan Avesta, çoğu Zerdüşt ritüellerinde bazıları sadece rahipler tarafından, diğerleri ise hem rahipler hem de sıradan insanlar tarafından okunan farklı metinlerden oluşur. Bu metinler farklı zamanlarda sözlü olarak oluşturulmuştur ve aralarından en eski olanı, Gathalar diye anılan metin (ya da Zarathustra'nın 'şarkıları'), Yasna Haptanghaiti ve iki dua, muhtemelen M.Ö. 2. binyılın ortalarından sonlarına kadar bir zamana tarihlenmektedir. Bu metinler, dilleri diğerlerinden daha eski olduğundan Eski Avesta olarak anılır. Yeni Avesta sadece dilsel olarak daha yeni değil, aynı zamanda kitap cildi olarak da çok daha kapsamlıdır ve dinin gelişiminin daha ileri bir aşamasını gösterir. Gathalar geleneksel olarak Zerdüşt geleneğinin isimsiz kurucusu olan Zarathustra'ya atfedilir. Tüm Avesta metinleri sözlü olarak oluşturulmuş ve yayılmıştır ancak muhtemelen Geç Sasani döneminden itibaren yazılı bir gelenek de bulunmaktaydı.
Yasna Ritüeli için Zerdüşt el kitabının 17. yüzyıl İran kopyası. Bu el yazmasının Avestaca metni, kırmızı mürekkeple yazılmış Pehlevi dilindeki ritüel talimatlarını içerir. Bu 17. yüzyıl kopyası İran'da yazılmıştır. Muhtemelen İngiltere'ye getirilen ilk Zerdüşt kutsal metnidir. Kaynak: Avesta Yasna sādah, 17. yüzyıl başları. (Arundel Veya 54, British Library)
Yasna Ritüeli için Zerdüşt el kitabının 17. yüzyıl İran kopyası. Bu el yazmasının Avestaca metni, kırmızı mürekkeple yazılmış Pehlevi dilindeki ritüel talimatlarını içerir. Bu 17. yüzyıl kopyası İran'da yazılmıştır. Muhtemelen İngiltere'ye getirilen ilk Zerdüşt kutsal metnidir. Kaynak: Avesta Yasna sādah, 17. yüzyıl başları. (Arundel Veya 54, British Library)
Avesta ya da Zerdüşt edebiyatının kalbinde yer alan bu metinlerin şiirsel gücü bugün bile görülebilir. Beş Gatha, Yasna Haptanghaiti ile birlikte Zerdüşt geleneğinin ana ritüelinin, yani yetmiş iki bölümden oluşan Yasna'nın temel bölümünü oluşturan on yedi ilahiden oluşur. Rahiplerin hala ezbere öğrenmesi ve ezbere okuması gereken günlük Yasna töreni, tüm Zerdüşt ritüellerinin en önemlisidir. Yasna sādah veya 'saf' Yasna'nın bu nüshasının 96. ve 97. yaprakları (yani herhangi bir yorum içermeyen Avestaca metin) Yasna 43'ün sonunu ve Yasna 44'ün başlangıcını içerir. Muhtemelen tüm Avesta'nın en şiirsel bölümlerinden biri olan Yasna 44, Ahura Mazda'ya evrenin yaratılışı hakkında sorulan retorik sorulardan oluşur: Güneşi ve yıldızları, Ay'ı büyüten ve küçülten ve Dünya'yı aşağıda tutan ve bulutların düşmesini engelleyen kimdir? Elbette ima edilen cevap, tüm bunları Ahura Mazda'nın ayarladığıdır.
Zerdüşt ayinlerinin en uzunu olan Avestan Vīdēvdād Sādah'ın resimli bir kopyası. İran'ın Yezd kentinde 1647'de kopyalandı (Kaynak: RSPA 230, British Library)
Zerdüşt ayinlerinin en uzunu olan Avestan Vīdēvdād Sādah'ın resimli bir kopyası. İran'ın Yezd kentinde 1647'de kopyalandı (Kaynak: RSPA 230, British Library)
Ritüel talimatlarını kırmızı mürekkeple yazmak, rahiplerin el yazmasında gezinmelerine yardımcı oldu. Çok az sayıda mevcut olan el yazmaları da çizimler içermektedir ve İngiliz Kütüphanesi bunlardan birine el sahipliği yapmaktadır: Vīdēvdād adlı bir törenin güzelce yazılıp, süslenmiş bir kopyası, tümü ağaçlardan oluşan yedi renkli tezhipleri içerir. El yazması, İran'ın Yezd kentinde 1647'de Kirmanlı bir Zerdüşt için kopyalandı. Buradaki başlık, tezhipli bir İslami el yazması tarzında oldukça süslenmiştir.
Vīdēvdād veya Vendidād maddi dünyadaki kirliliği azaltmakla ilgilidir ve Zerdüşt saflık yasalarına ilişkin bilgimiz ve anlayışımız için hayati bir kaynağı temsil eder. 151. yaprağın sol sayfası; bir cesetle temas yolu yüzünden kirlenmiş biri için dokuz gecelik arınma ritüeliyle (yani barashnum nuh shab) ilişkilendirilen Zerdüşt hukuk kitabının dokuzuncu bölümünün başlangıcını göstermektedir.
Yasna, Vīdēvdād ve diğer ritüeller ateş tapınağının içinde rahipler tarafından okunur ve uygulanır. Buna ek olarak Yeni Avesta, hem rahip hem de cemaatin erkek ve kadın üyeleri tarafından okunan, ibadetle ilgili metinler içerir. Övgüleri yalnızca meşrulaştırılmayan, aynı zamanda hepsine başkanlık eden Ahura Mazda tarafından istenen ve çeşitli tanrılara adanmış yirmi bir ilahi veya Yashtlar (Yt) yer alır. Zerdüşt takviminde; ayın otuz gününün her biri, adını taşıyan ve o gün ilahisi ya da Yasht'ı okunan belirli bir tanrıya adanmıştır.
Khordah Avesta ('Küçük Avesta'), rahipler tarafından okunan dualar, ilahiler ve yakarışları içerir ve insanları günlük ibadete sokar. Bu resimde, en kutsal Zerdüşt dualarından ikisi olan Yatha ahu vairyo ('Tıpkı onun, yaşam tarafından seçileceği gibi') ve Ashem vohū ('İyi düzen') ile başlayan bir el yazmasının ilk sayfası yer almaktadır.
Khordah Avesta ('Küçük Avesta'), rahipler tarafından okunan dualar, ilahiler ve yakarışları içerir ve insanları günlük ibadete sokar. Bu resimde, en kutsal Zerdüşt dualarından ikisi olan Yatha ahu vairyo ('Tıpkı onun, yaşam tarafından seçileceği gibi') ve Ashem vohū ('İyi düzen') ile başlayan bir el yazmasının ilk sayfası yer almaktadır.
Belirli görevler için ayrı ayrı tanrılar çağrılır. Örneğin Mithra, sözleşmeleri gözeten tanrı iken, Anahita özellikle kadınlara yakındır ve onların gebe kalmasına ve doğum yapmasına yardımcı olur. Ayrıca, Küçük Avesta'da (veya Khordah olarak adlandırılır) toplanmış kısa dualar, kutsamalar ve diğer metinler vardır.
Vīdēvdād'ın bir kopyası (Pehlevi çevirisi ve yorumuyla birlikte). Bu el yazması, 1323 yılında Navsari/Gujarat'ta kopyalanan, mevcut en eski Zerdüşt el yazmalarından biridir. Her bir cümle önce orijinal Avestaca (Eski İran) dilinde, ardından Sasani İranı'nın dili olan Pehlevi (Orta Farsça) dilinde verilmiştir. (Kaynak: Avesta MS 4, British Library)
Vīdēvdād'ın bir kopyası (Pehlevi çevirisi ve yorumuyla birlikte). Bu el yazması, 1323 yılında Navsari/Gujarat'ta kopyalanan, mevcut en eski Zerdüşt el yazmalarından biridir. Her bir cümle önce orijinal Avestaca (Eski İran) dilinde, ardından Sasani İranı'nın dili olan Pehlevi (Orta Farsça) dilinde verilmiştir. (Kaynak: Avesta MS 4, British Library)
Avesta metinlerinin ritüellerde okunmasını sağlayan yazmalara ek olarak, Pehlevi diline çevrisiyle birlikte yer alan iki dilli ikinci bir el yazması grubu daha vardır.
Avesta geleneği tamamen sözlü olduğu için, Zand adı verilen tefsir daha esnek, yani değiştirilmeye ve genişlemeye açık olmasına rağmen, tercümesi ve açıklaması Avesta ile birlikte ezberlenirdi. Sonuç olarak Avesta, özellikle bu amaç için tasarlanmış bir alfabeyle yazıldı ve Pehlevi alfabesinin bitişik el yazısı biçimi temelinde geliştirildi. Avesta geleneği ve günümüze kadar gelen tefsiri, Sasani döneminde imparatorluk ve rahiplik gücünün merkezi olan Pars eyaletinin geleneğidir. Avesta el yazması, metinlerin anlamının çoktan unutulmuş olduğu bir zamanda ezberden okunanları yazmak için, muhtemelen M.S. 600 civarında, Pars ilinde yapay olarak icat edildi. Yazı, Orta Farsça metinlerin yazılması için yüzyıllardır kullanılan Pehlevi yazısına dayanmaktadır. Pehlevi alfabesi, Ahameniş İmparatorluğu'nun başlıca idari dili olan Aramice'den türetilmiştir. Yalnızca ünsüzleri içerir ve sağdan sola okunur.
En kutsal Zerdüşt dualarından biri olan Ashem vohū. Bu el yazması 1917'de Aurel Stein tarafından Dunhuang'da keşfedildi. 9. yüzyıl (Ya da 8212/84, British Library)
En kutsal Zerdüşt dualarından biri olan Ashem vohū'nün 1917 yılında Aurel Stein tarafından Dunhuang'da bulunan el yazması. 9. yüzyıl (Ya da 8212/84, British Library)
Bununla birlikte, Orta Asya'dan Soğdca Ashem vohū olarak adlandırılan ve Zerdüştlerin kutsal dualarından birinin Avestaca sözlerini Soğdca (ortaçağdaki bir İran dili) yazısıyla kaydeden benzersiz bir belge vardır. M.S. 9. yüzyıldan kalma bu belge, Avestaca el yazmalarından yaklaşık 300 yıl öncesine dayanan, mevcut en eski Zerdüşt el yazmasıdır. Ashem vohū duası metnin ilk iki satırında yer almasıyla birlikte, Avesta'nın Soğdca yerel telaffuzunun özelliklerini gösterir ve Avesta'nın Pars ilinde telaffuz ediliş biçiminden etkilenmez. Metnin geri kalanı, Zarathushtra'nın daha önce gelip Cennet'te bir "yüce tanrı"ya (muhtemelen Ahura Mazda) saygılarını sunmasının hikayesini anlatır.


Orijinal içerik Almut Hintze tarafından yazılmıştır.
Almut Hintze, Londra Üniversitesi Doğu ve Afrika Çalışmaları Fakültesi'nde Zartoshty Kardeşler/Zerdüştlük profesörüdür ve İngiliz Akademisi'nin bir üyesidir. Zerdüştlük ve onun kutsal metinlerinin geleneği konusunda uzmanlaşmıştır ve bu konuda birkaç baskı yayımlamıştır. Şu anda, Avrupa Araştırma Konseyi tarafından finanse edilen (2016-2021) "Multimedya Yasna" üzerine ortak bir proje yönetiyor. Bu proje kapsamında Avesta Yasna'nın Yasna ritüelinin eksiksiz bir performansının interaktif bir filmini yapmanın, Avesta metinlerini düzenlemeye yönelik elektronik araçların ve metin-kritik bir baskısının, çevrisinin, tefsirinin ve sözlüğünün düzenlemesi üzerine çalışıyor.

Tartışmaya katılmak ister misiniz?

Henüz gönderi yok.
İngilizce biliyor musunuz? Khan Academy'nin İngilizce sitesinde neler olduğunu görmek için buraya tıklayın.