If you're seeing this message, it means we're having trouble loading external resources on our website.

Bağlandığınız bilgisayar bir web filtresi kullanıyorsa, *.kastatic.org ve *.kasandbox.org adreslerinin engellerini kaldırmayı unutmayın.

Ana içerik

Shang Hanedanlığı Uygarlığı

Genel bakış

  • Shang Hanedanlığı döneminde birçok farklı dini uygulama vardı. Bunlardan biri de hayatta olmayan atalarına olan saygılarını gösterme biçimleriydi. Shang halkı onlara kurban verirdi ve atalarının sorularını sorardı.
  • Antik Çin soyluları kemik parçalarının ya da kaplumbağa kabuğu parçalarının üzerine yazı yazarak ve bu kemikleri ateşe atarak gelecekten haber almayı amaçlarlardı; falcılar oluşan çatlaklarda, gelecek hakkında bilgiler görürlerdi.
  • Shang Hanedanlığı'nda yaşayan zanaatkarların bakır ve kalay alaşımı olan bronzu kullanmada ustalaşmış olmaları, bronz silahların piyade erlerine ve arabacılara savaşta taktik avantaj kazandırmasını sağlamıştır.

İlk hanedanlık

Geleneksel Çin tarihindeki en eski döneme Efsanevi Dönem denir. Bu dönem, efsaneye göre Xia Hanedanlığı'nın Çin’e hükmettiği zamandır. Tarihsel olarak ilk hanedanlık olarak tespit edilen Shang Hanedanlığı'nın Xia Hanedanlığı'nı yaklaşık olarak MÖ 1760 yılında yıkmasıyla Shang Hanedanlığı'nın başladığı varsayılır.
Peki bahsi geçen, iktidarın yıkılması olayı gerçekten yaşandı mı? Emin değiliz. Shang Hanedanlığı, varlığı arkeolojik buluntularla desteklenen en eski Çin hanedanlığıdır ancak yine de Xia Hanedanlığı'nın varlığıyla ilgili daha fazla kanıtın ilerleyen dönemlerde ortaya çıkma ihtimalini de göz ardı etmemek gerekir.1 Shang Hanedanlığı'nın Çin’in Sarı Irmak Vadisi’ne milattan önceki ikinci bin yılın büyük bir bölümünde (yaklaşık olarak MÖ 1766'dan 1046'ya kadar) hükmettiği tahmin edilmektedir.
Çin'deki Shang Hanedanlığı'nın hükmü altındaki bölge. Çin bej renkle, nehirler maviyle gösterilmiştir. Shang Hanedanlığı'nın hükmettiği bölge yeşil renkle gösterilmiştir. Shang Hanedanlığı Çin'in batısındaki Kuzey Çin Ovası'nda yer alıyordu.
Shang Hanedanlığı tarafından kontrol edilen bölge. Görsel: Wikimedia Commons.
Yüzyıllardır insanlar Çin’in birçok yerinde, adına ejderha kemikleri dedikleri, üzerinde gizemli yazılar yazan kemikler ve deniz kabukları bulmuştur. 20. yüzyılın ilk yıllarındaki Anyang antik kenti kazıları bu kemik parçalarından ve bronz kaplarından on binlercesini ortaya çıkarmıştır. Bunların çoğunda proto-Çin harfleriyle yazılmış yazılar bulunmaktadır.2 Bu el yapımı objeler Shang Hanedanlığı dönemine uzanan kayıtlar içermekte ve bilim insanlarına tarım yöntemleri, tıbbi tedaviler, hukuk sistemi, zanaat biçimleri gibi hanedanlıktaki hayat hakkında öğrenebilecekleri pek çok bilgi sunmaktadır.3
Shang Hanedanlığı güçlü toplumsal sınıf ayrımları olan büyük şehirler inşa etti, ilk sulama sistemlerini geliştirdi, bronz kullanımında ustalaştı ve bir yazı sistemi geliştirdi. Shang kralları siyasi değil de kutsal bir rol üstlenmiş, devleti düzenleyen ve yöneten ise seçilmiş danışman ve bürokratlar olmuştur.
Sarı Irmak’ın her iki yakasında büyük miktarda loess görülür. Türkçeye “lös” olarak geçen bu kelime, Shang döneminde çiftçilerinin fazladan yiyecek yetiştirmesini sağlayan verimli bir tortu çeşididir. Bunun sayesinde uzmanlaşma mümkün olmuş, sanatkar ve zanaatkarlar karmaşık teknolojiler ve kültür geliştirebilmişlerdir.4
Shang Hanedanlığı, nihayetinde Zhoular tarafından MÖ 1046’da yıkıldı. Zhoular tâbi olan bir halktı, başka bir deyişle, imparatorluk yönetimi altında olan, krallığın batı tarafında yaşayan bir halktı. Shang Hanedanlığı'nın kültürel katkıları, yıkılmış olmasına rağmen, gelecek hanedanlar aracılığıyla devam etmiştir.

Yazı ve kültür

Varlığını sürdürebilmiş en eski Çince yazı, hayvanların kabukları ve kemikleri üzerindeki kehanet belgelerinin yazılarında keşfedilmiştir ve bunlara kehanet kemikleri adı verilmiştir. İngilizce'de "kehanet" anlamına gelen oracle sözcüğü ile kutsal haberci ya da konuşmacı anlamlarına gelen orator sözcüğü Latincedeki benzer köklerden gelir. Kehanet kemiklerinde bulunan yazının karmaşık olduğu görülmektedir, bu da yazının çok uzun bir süredir kullanılmakta olduğuna işaret eder. Günümüz bilim insanları, kullanılan dil, modern Çin yazı sistemine çok benzediği için bu yazıyı okuyabilmektedirler.
Kehanet kemikleri antik dönemdeki Çinliler tarafından, özellikle de Çinli hükümdarlar tarafından geleceği tahmin etme amacıyla kullanılmıştır ve kaplumbağa kabuğu ya da kemik parçalarından oluşur. Antik dönemdeki hükümdarlar, kemiğin üzerine bir soruyla birlikte kendi isimlerini ve tarihi kazırlardı. Sonrasında kemiği çatlayana kadar ısıtırlar ve daha sonra sorularına cevap olacaklarına inandıkları çatlağın şeklini yorumlarlardı.
Üzerinde Shang dönemine ait yazılar bulunan bir öküz kemiği parçası. Yazı dikey olarak, kırmızı renkte yazılmıştır ve günümüz Çincesine benzemektedir.
Shang Hanedanlığı'ndan kalma, bir öküzün kürek kemiği üzerindeki kehanet yazısı. Görsel: Wikipedia.
Kehanet kemikleri üzerinde bulunan sorular arasında: “Yaklaşan savaşı biz mi kazanacağız?” ya da “Kaç tane askeri savaşa göndermeliyiz?” gibi değişik sorular vardır. Kemikler, Shang toplumunda nelerin önemli olduğunu göstermesi açısından çok şey anlatıyor ve genellikle savaş, hasat ve doğum hakkında sorular içeriyor.
Hanedanlığın sonuna doğru kehanet uygulaması yani geleceği tahmin etme, yalnızca hükümdar için devam ettirildi. Dolayısıyla, bu döneme ait kehanet kemikleri tarihçilerin kralın dışındaki insanlar hakkında pek bir bilgi edinememesine sebep olmuştur.
Gözlemlerin daha doğru kaydedilmesine yardımcı olduğu için yazı, Shang Hanedanlığı'nda bilimin ilerlemesini sağladı. Kehanet Yazıları, Shang dönemindeki gökbilimciler tarafından yazılmış Ay/Güneş tutulmalarının ve diğer gök olaylarının açıklamalarını içerir. Gökbilimcilerin çalışmaları aynı zamanda matematikteki ilerlemelere de katkı sağlamıştır: Tek ve çift sayılar ile sayma kurallarının gelişimi bu dönemde gerçekleşmiştir. I-Ching ya da Değişimler Kitabı da bu zamanda; MÖ 1250 ile 1150 arasında yazıldı ya da derlendi. I-Ching, kökleri kırsal bölgelerdeki falcılara ve onların kehanet kemiklerine dayanan bir kehanet kitabıdır.5
Shang halkı tarafından, müzik aletleri de geliştirilmiştir. Angyang yakınlarındaki Yin Xu’daki kazılarda bir üflemeli müzik aleti olan okarina, davul ve ziller gibi Shang dönemine ait enstrümanlar ortaya çıkmıştır.6
Shang halkı ayın döngülerine göre Ay takvimini oluşturmuş ve özellikle ekinlerin ekim ve biçimleri gibi önemli olayları önceden bilmek ve kayıt altına almak için kullanmıştır. Güneş yılları Dünya'nın Güneş etrafındaki dönüşüne göre düzenlendiğinden Ay yıllarından daha uzundur. Bu nedenle, Shang hükümdarları özel olarak eğitilmiş gökbilimcileri görevlendirmiş ve onlar da düzenlemeler yapıp takvimin kesinliğinin devam etmesini sağlamışlardır.

Teknolojik yenilikler ve değişimler

Bakır ve kalay karışımı olan bronz, Shang döneminde çok önemli bir madendi. Shang maden işçileri bronzu dökmek için fazlasıyla karmaşık bir yöntem geliştirdiler, bakırı ayin eşyaları ve silahlar yapmak için kullandılar. Bronzdan kılıçlar ve mızrak başları diğer mevcut madenlere göre daha güçlüydüler ve Shang askerlerine savaşta taktik avantaj kazandırıyordu.
Üç ayağı, iki kulbu ve üzerinde oyulmuş karmaşık sembolleri olan bronz bir kap.
Shang Hanedanlığı'ndan kalma bronz bir kap, genellikle ayin objesi olarak ve atalara sunmak için kullanılırdı. Görsel: Wikipedia.
Atlar, savaş arabaları ve bileşik yaylar gibi, zaten bir başarı için gerekli olan şeyler dışında bronzda ustalaşma, Shang askeri için önemli bir ilerlemeydi. Atların çektiği çift tekerlekli savaş arabaları Shang askerlerinin büyük bir hızda geniş mesafeleri kat etmelerini sağlıyor, aynı zamanda da okçuların hareketli olmasını sağlayan bir platform görevi görüyordu. Shang okçularının hayvanların kas liflerini, boynuzlarını veya kemiklerini tahta ile birleştirerek yaptıkları bileşik yayları da vardı. Bu malzemeler yaya, aynı boyutta olan ve tahtadan yapılmış diğer yaylara göre daha fazla güç veriyordu. Okçular savaş arabasının içinde ayakta dururken, güç kaybetmeden kolayca ok atabilmek için yaylarını yeteri kadar küçük tutabiliyorlardı.
Bu askeri teknolojiler önemliydi çünkü Shang Hanedanlığı sürekli savaştaydı. Kehanet kemikleri yazılarının önemli bir kısmı Shanglar'ın savaş arabalarını hareketli komuta araçları olarak ve kraliyetin avları için kullandıklarını gösteriyor. Hanedan ailesinin üyeleri genellikle savaş arabası, arabacı ve atlarla birlikte gömülürlerdi. Shang orduları hanedanlığının sınırlarını genişletti. Değerli kaynakları ve savaş esirlerini ele geçirdiler. Savaş esirleri ya köle olarak ya da kurban olarak kullanılırdı. Kehanet kemikleri aynı zamanda imparatorluk dışında yaşayan “barbarlar” ile ilgili derin endişeleri de göstermektedir; barbarlar, hanedanlığın istikrarı ve güvenliği için sürekli bir tehdit teşkil ettikleri için ordunun, sürekli olarak hazır olması gerekiyordu.
Üzerine muhtemelen tehdit etmek amacıyla sırıtan bir yüz oyulmuş bronz savaş baltası.
Shang Hanedanlığı'ndan kalma bronzdan bir savaş baltası —MÖ 1600 ile 1046 arası—Yidu’daki kazıda çıkarıldı, Shangdong, 1956. Bu balta göğüs göğüse çatışmalarda kullanılıyordu ve aynı zamanda iktidarı ve ordunun otoritesini temsil eden bir ayin objesiydi. Mezarın muhtemelen zengin ve itibarlı bir adama ait olduğu düşünülüyor Görsel: Wikipedia.
Shang Hanedanlığı'nın ilk dönemlerinin etkisi başkentten yüzlerce kilometre öteye kadar ulaşmış, bronzu kullanma yöntemleri geniş bölgelere yayılmıştı.7 Shanglar da bazı komşu toplumlardan beceriler, fikirler ve hatta ürünler almışlardı. Örneğin muhtemelen Batı Asya’dan gelen buğday ve balta gibi.8 Ancak okyanus, sıra dağlar, çöller ve bozkırlar gibi doğal engeller Shanglar'ı göreceli olarak izole bir konumda bıraktığı için, Shang Hanedanlığı ve sonraki hanedanlıklar benzersiz ve kendine özgü bir şekilde değişime uğramıştır.9

Güç ve toplumsal hiyerarşi

Shang Hanedanlığı'nın gücü, bazıları arkeolojik kazılarla yer yüzüne çıkarılan birçok antik kentin üzerinde yoğunlaşmıştı. İlk Shang hükümdarının Shang adındaki bir şehirde hanedanlık için yeni bir başkent kurduğu varsayılmaktadır. Söz konusu yer, günümüzde Çin’in doğusundaki Henan bölgesinin başkenti olan ve 2,6 milyon insanın yaşadığı Zhengzhou’nun yakınında bulunmaktadır. Bu şehre ait olduğu düşünülen bazı arkeolojik kalıntılar bulunmuştur. Buluntuların işaret ettiği üzere, şehir en kutsal tapınakların ve dini objelerin bulunduğu kutsal bir başkent olarak işlev görüyordu. Bu şehirde ayrıca saraylar, atölyeler ve surlar bulunmaktaydı.
Shang’ın diğer antik Çin kentlerinde olduğu gibi, biri iç duvar, diğeri ise dış duvar olarak işlev gören iki duvarı bulunyordu. Şehrin sıradan sakinleri dış duvarın içinde kalan alanda yaşayabiliyorlardı ama tapınak bölgesini, mezarlıkları, bronz dökümhanelerini ve kemik atölyelerini kapsayan iç duvarın iç kısmına geçemiyorlardı. Dolayısıyla iç dvarlar, önemli dini törenlerin de mühendisleri olan, siyasi olarak seçkin kişiler ve zanaatkar ustalarının yaşadığı alanı çevreliyordu. Bu şekilde, şehirlerin mimarileri de, farklı toplumsal sınıfları birbirinden ayırmak için düzenlenmiş oluyordu.10
Yine de, Shang dışında da birçok başkent olduğu düşünülüyor. Hükümdarlar dini törenler, askeri stratejiler ve yiyecek gereksinimleri gibi nedenlerle bir şehirden diğerine seyahat etmişlerdir. Bu da hanedanlık iktidarının hükümdarda toplandığına ve hükümdarın siyasi otoritesinin Shang diniyle desteklendiğine işaret eder.11 Hükümdarlar otoritelerini daha fazla güçlendirmek için, genellikle aristokratların etkisinin fazla olduğu başkentlerin dışındaki duvalarla çevrilmiş şehirlere doğru kısa yolculuklara ve askeri seferlere çıkarlardı. Köylülerin işlediği tarım arazilerini kontrol etmek, duvarlarla çevrili şehirlerde yaşayanlara yiyecek kaynağı sağladığından, bu bölgelerde gücü pekiştirmek çok önemliydi.12
Çin’in merkezini ve kuzeyini kapsayan harita başlıca arkeolojik bölgeleri göstermektedir: Anyang, Erlitou, Erligang, Sanxingdui, Panlongcheng,v e Wucheng. Kara, kahverengi ve yeşille gösterilirken, nehirler mavi gösterilmiştir.
MÖ ikinci bin yılda, Çin’in kuzeyindeki ve merkezindeki başlıca arkeolojik yerleşim yerleri. Görsel: Wikimedia Commons.
Günümüz Henan’daki bir diğer Shang başkenti olan Anyang, arkeolojik kazısı yapılan -ancak muhtemelen daha geç bir döneme ait- bir başka önemli Shang şehridir. Kuzey Çin Ovası'nın düz tarım bölgeleri ile koruyucu sınırlara benzeyen dağlar arasındaki kesişim noktasında konumlanmıştır.13 Bu yerleşim yerinde, adı geçen hükümdarların 11 yolculuğunu betimleyen çok sayıda kehanet kemiği bulunmuştur. Bu hükümdarların isimleri ve iktidarda bulundukları zaman dilimleri Shang hükümdarlarının geleneksel listelerine uymaktadır. Anyang, binlerce mezar ve bir ihtimal Shang hanedanlarına ait olan 11 adet büyük anıt mezar içeren çok büyük bir yerleşim yeriydi, bu da şehrin iş gücünün oldukça fazla olduğuna dair bir kanıttır.
Shang'daki yerleşim yerleri inşa edilme şekilleri ve kuzey Çin’deki iklim nedeniyle arkeolojik kayıtlarda genel olarak çok iyi korunamamıştır. Taş malzemesi zor bulunduğu için yerleşim yerlerinin güvenliği sıkıştırılmış topraktan yapılan büyük duvarlarla desteklenmiştir. Yapılar tahta direklerden oluşturulmuş iskelet üzerine, kurutulmuş çamurla inşa edilirdi. Yerleşim yerleri siyasi ve dini işler için çok önemliydi ve idari işler, kral mezarları, saraylar ve tapınakların merkeziydi. Halk yerleşim yerlerinin dışındaki tarım bölgelerinde toplanmıştı.14
Shang yönetiminin sınırdaki toprakları, kraliyet ailesiyle bağlantıları aracılığıyla yönetme hakkını kazanmış bir lider tarafından yönetilirdi. Shang Hanedanlığı, çoğu törenlerde kullanılan hammaddeler için, komşu derebeyliklere bağlıydı. Derebeylikler daha güçlü bir hükümdarın adına bölgeyi yönetmeleri için seçkinlere verilen topraklardı. Derebeyinden, hükümdarı desteklemesi için siyasi ve askeri kaynakları sağlaması beklenirdi. Derebeyliklerin aynı zamanda önemli ekonomik rolleri de vardı; genellikle sulama ve su baskını kontrol sistemlerini düzenlerlerdi ve yapımlarını denetlerlerdi.15
Shanglar feodal sistemi yürürlüğe soktular. Bu sistem, klan vatandaşlık hakkına göre keskin ayrımları olan ve vergilerin toprak sahipliğine bağlandığı bir sistemdir. Çevre bölgeler için devlet işlerinin merkezi olan Anyang çevresinde aristokrasi yoğunlaşmıştı. Başkentten uzak yerel topraklar da zenginler tarafından kontrol ediliyordu.
Krallar ve aristokratların ardından Shang ordusuna mensup kişiler geliyordu ve becerileri sebebiyle saygı görüyorlardı. Ordu iki bölüme ayrılıyordu: piyade erleri ve at arabalı savaşçılar. At arabalı savaşçılar savaşta ve avcılıkta usta becerileri ile dikkat çekiyorlardı.
Miras yoluyla sahip oldukları unvanları olan birçok yerel yönetici vardı. Bu imparatorluk sisteminde, seçkin sınıflar çiftçilerin ürünlerinden faydalanıyorlardı ve yine seçkin sınıfın kontrolü altındaki büyük ölçekteki işlerde genellikle özgür olmayan iş gücünü farklı şekillerde kullanarak çalıştırıyorlardı.16
Aynı zamanda ilk bürokrat sınıfına dair kanıtlar da bulunmaktadır. İçlerinden çoğu idari görevleri olan ve kapsamlı kayıtlar tutan ve memur unvanı almış insanlardı. Görevleri muhtemelen tören malzemelerinin envanterini turmak, törenlerdeki performanslarını yönetmek, büyük inşaatları ve bronz dökümhanelerinin işlerini yönetmek ve gelen vergilerin takibini yapmak gibi işleri içeriyordu.17
Sanatkar ve zanaatkarlar Shang toplumunun orta sınıfını oluşturmaktaydı. Hükümdarlar ve aristokratlar hem kişisel tüketimleri hem de törensel amaçları için lüks objelere sahip olmak amacıyla bu sanatkarları destekliyorlardı. 18 En büyük katkıları bronzla yaptıkları eserlerdi, özellikle tören kapları ve hazineleri. Bunların çoğu 1920 ve 1930'lardaki arkeolojik kazılar sonucu keşfedildi. Shang aristokratları ve kraliyet ailesi büyük ihtimalle bronzdan yapılmış çok sayıda değerli eşyalarla, özellikle şarap kaplarıyla ve diğer şatafatlı şeylerle gömülürdü.
Toplum basamağının en altında, Çinli vatandaşların en yoksul kesimi olan köylüler vardı. Bunlar nüfusun büyük bir bölümünü oluşturuyorlardı ve kısıtlı feodal sistemde tek yapabildikleri ekinlerini ekip biçmek ve para kazanmak amacıyla satmaktı. Arkeolojik buluntular köylülerden oluşan kitlelerin aristokratlarla birlikte gömüldüğünü göstermiştir; bu sebeple bazı araştırmacılar, köylülerin kölelerle aynı konumda olduğuna inanır. Ancak bazı araştırmacılar, onların aristokratların desteklediği toprağa bağlı olan ve hasatlarının bir bölümünü aristokratlara veren serflere benzer olduğunu iddia etmiştir. Köylüler doğrudan yerel aristokratlar tarafından yönetiliyordu. Tarihçilerin toplumsal hiyerarşileri öğrenme yollarından biri de, genellikle farklı çevrelerde gruplanmış ve nitelikleri burada gömülen insanların durumlarına göre çeşitlilik gösteren mezarlıkları incelemektir.19

Shang dini

Shang dini çok önemliydi ve hem siyasi alana hem de ekonomik alana yayılmıştı. Shang dini ve devletin gücü yakından bağlantılıydı; devletin gücü Shang kraliyet atalarına saygı duymaktan geliyordu. Dahası, hanedanlığın sonuna gelindiğinde, kehanet kemiklerini yorumlayabilen tek kişi hükümdardı. Bu da onun aynı zamanda bir şaman lideri olmasını sağlamıştır.20
Shang dini, her şeyin bir ruhu olduğu düşüncesi olan animizm ile şamanların, ruhların dünyası ile iletişim kurma yeteneği olduğuna inanılan, ataya tapılan ve kehanete inanılan bir inanç olan şamanizmin birleşimi olan bir dindi. Ay, Güneş, rüzgar, yağmur ve anka kuşu gibi doğa ve mitolojik sembolleri temsil eden değişik tanrılara inanılıyordu. Köylüler bol hasat için bu tanrılara dua ediyorlardı. Tanrıları övmek için festivaller düzenlemek de çok yaygındı.
Özellikle, kendilerini kutsal yönetici olarak gören Shang hükümdarları, en büyük Tanrı Shangdi’ye – insanlığa ve doğaya hükmeden En Yüce Varlık – öğüt ve akıl almak için danışırlardı. Shanglar atalarının onlara güzel bir kader bahşedeceklerine inanırlardı. Örneğin, büyük kararlar alırken onay almak için veya hasatta, avcılıkta ya da savaşlarda gelecek başarıları öğrenmek için kehanet kemikleri aracılığıyla atalarına danışırlardı.
Shang Hanedanlığı döneminde öbür dünya inancının olduğu görülüyor. Arkeologlar kurban edilen insan kemiklerinin ve bedenlerinin çevrelediği bazı lahitler bulmuşlardır. Bunların bazılarında çürümeye ve karşı koruduğu ve ölümsüzlük verdiği düşünülen yeşim taşı bulunmuştur. Arkeologlar Shang lahitlerinin, yine kölelerle birlikte gömüldükleri ortaya çıkan Mısır piramitlerindeki lahitlere çok benzediğine inanıyorlar. Çinli arkeologlar, Shanglar'ın Antik Mısırlılar gibi kölelerinin öbür dünyada da onlara hizmet edeceklerine inandıkları kuramını ortaya atıyorlar. Bu sebeple aristokratların köleleri, aristokratlar ölünce öldürülüp onlarla beraber gömülürdü. Bir diğer görüşe göre, bunlar savaşta yakalanan düşman savaşçılardı.
Özenle hazırlanmış olan ve ortaya çıkarılan lahitlerden biri de Leydi Hao'nunkiydi. Kendisi M.Ö. 1200 civarında hüküm süren bir Shang hükümdarının eşidir ve lahitinde bulunan eşyalar yüksek bir toplumsal statüye sahip olduğunu ve Shang toplumunda büyük bir gücü olduğunu göstermektedir. Bu durum, tarihçileri Shang Hanedanlığı'nda yaşayan kadınların rolüyle ilgili düşünmeye sevk etmektedir. Mezarında bulunan objelere göre, Leydi Hao’nun kendi servetine ve kendi siyasi gücüne sahip olduğu görülmektedir. Ayrıca, bronzdan yapılmış birçok silahla birlikte gömülmesi nedeniyle de orduda önemli görevleri olması da mümkün görünüyor.21
Kenardaki tuğla kaplama mezarlarda iskeletler bulunmaktadır. Merkezde ise koyu renkli çanak çömlekler vardır.
Leydi Fu Hao'nun Mezarı, Yinxu, Henan, Çin. Görsel: Wikimedia Commons.
Siz ne düşünüyorsunuz?
  • Shang dini ile Shang siyasi liderlerinin arasındaki ilişkiyi nasıl tanımlarsınız?
  • Shang Hanedanlığı'nın hükmettiği bölgenin hangi çevresel faktörleri hanedanlığa yarar sağlıyordu?
  • Shang toplumunda bronzun önemi neydi?
  • Shang toplumunda ne tür bir hiyerarşi mevcuttu ve bunların varlığını nereden biliyoruz?

Tartışmaya katılmak ister misiniz?

Henüz gönderi yok.
İngilizce biliyor musunuz? Khan Academy'nin İngilizce sitesinde neler olduğunu görmek için buraya tıklayın.