Ana içerik
Kimya Kütüphanesi
Ünite: 17: Ders: 3
Arrhenius Denklemi ve Tepkime Mekanizması- Çarpışma Teorisi
- Arrhenius Denklemi
- Arrhenius Denkleminin Farklı İfadeleri
- Arrhenius Denklemini Kullanalım
- Elementer (Basit/Tek Basamaklı) Tepkimeler
- Tepkime Mekanizması ve Hız Yasası
- Tepkime Mekanizması ve Hız Yasası
- Ön Denge Yaklaşımı
- Çok Adımlı Tepkimelerde Enerji Profilleri
- Katalizörler
- Katalizör Türleri
- Katalizör Türleri
© 2023 Khan AcademyKullanım ŞartlarıGizlilik PolitikasıÇerez Politikası
Katalizör Türleri
Katalizör nedir? Enzim, asit baz katalizörleri ve heterojen katalizör örneklerini inceleyelim.
Önemli noktalar
- Katalizörler, tepkimede kullanılmadan bir tepkimenin hızını arttıran maddelerdir.
- Katalizörler tepkimeleri aktivasyon enerjisini düşürerek ya da tepkime mekanizmasını değiştirerek hızlandırırlar.
- Enzimler, biyokimyasal tepkimelerde katalizör olarak görev yapan proteinlerdir.
- Yaygın katalizör türleri arasında, enzimler, asit-baz katalizörleri ve heterejon (ya da yüzey) katalizörleri bulunur.
Giriş: Bir düşünce deneyi yapmak ister misiniz?
Beynimiz ihtiyacı olan enerjiyi, glikozun oksidasyonundan alır. Glikozun oksidasyon (yükseltgenme) tepkimesi aşağıdaki dengelenmiş kimyasal denklem ile ifade edilebilir.
Bu tepkime olmasaydı, kimya öğrenmek çok daha zor olurdu. Şansımıza, bu oksidasyon tepkimesi, 25, degrees, start text, C, end text'de, delta, start text, G, end text, degrees, is less than, 0 olduğu için gerçekleşebilir.
Bir deneme yapmak istemez misiniz? Üzüm gibi şekerli bir yiyecek bulun. Biraz oksijen gazı ekleyin (üzümü açıkta bırakabilirsiniz). Ne olacak dersiniz?
Isı enerjisi açığa çıktığını görüyor musunuz? Ya da su oluşumu beraberinde ufak çaplı bir karbon dioksit gazı patlaması?
Üzümde, birazcık kuruması dışında muhtemelen büyük bir değişim gözlemlemeyeceksiniz. Glikozun oksidasyonu termodinamik açıdan desteklenen bir tepkime olsa da, tepkime hızı oldukça yavaştır.
Bir tepkimenin hızı, aşağıdaki faktörlere bağlıdır:
- Aktivasyon enerjisi
- Sıcaklık: üzümü yeteri kadar yüksek bir sıcaklığa gelmesi için ısıtırsanız, üzümün alev aldığını ve oksitlendiğini görebilirsiniz
Bu iki faktör birbiriyle yakından ilişkilidir: bir tepkimenin sıcaklığını yükseltmek, tepkimeye giren moleküllerin kinetik enerjilerini yükseltir. Bu da, aktivasyon bariyerini aşmak için yeterli enerjiye sahip olmaları ihtimalini güçlendirir.
Peki vücudumuz, glikozun oksidasyonu ile ilgili bu pürüzü nasıl gideriyor? Vücut ısımızın 25, degrees, start text, C, end text'den çok da yüksek olmadığını düşünecek olursak, bu tepkime vücudumuzda sürekli olarak nasıl gerçekleşebilir?
Biyolojik sistemler, katalizörlerin yardımı ile oksidasyon tepkimelerinin hızını arttırarak, düşük sıcaklıklarda da daha hızlı gerçekleşmelerini sağlarlar. Bu makalede, katalizörlerin ne olduklarından ve farklı katalizör türlerinden bahsedeceğiz.
Katalizör nedir?
Katalizörler tepkime esnasında kullanılmadan, tepkimenin hızını arttırmak için eklenen maddelerdir. Çalışma prensipleri aşağıdaki gibi özetlenebilir:
- Geçiş durumu enerjisini düşürerek, aktivasyon enerjisini düşürmek, ve/veya
- Tepkime mekanizmasını değiştierek. Bu, aynı zamanda geçiş durumunun doğasını (ve enerjisini) değiştirir.
Katalizörler her yerde karşımıza çıkabilir! Glikozun oksidasyonu gibi birçok biyokimyasal süreç, ancak katalizör gibi davranan proteinlerin yani enzimlerin varlığında gerçekleşebilir.
Yaygın olarak görülen diğer katalizör türleri arasında, asit-baz katalizörleri ve heterojen (ya da yüzey) katalizörleri yer alır.
Örnek: Karbonik anhidraz
Karbonik anhidraz enzimi, karbon dioksit left parenthesis, start text, C, O, end text, start subscript, 2, end subscript, right parenthesis ve suyun left parenthesis, start text, H, end text, start subscript, 2, end subscript, start text, O, end text, right parenthesisbir araya gelerek karbonik asit oluşturduğu tepkimeyi katalizler. Vücudumuzdaki
start text, C, O, end text, start subscript, 2, end subscript konsantrasyonu çok yükseldiğinde, karbonik anhidraz aşağıdaki tepkimeyi katalizler:
Enzim, kandaki ve dokulardaki karbonik asit konsantrasyonunu düzenleyerek, vücut start text, p, H, end text dengesini korur.
Karbonik anhidraz, bilinen en hızlı enzimlerden biridir. Tepkime hızı, saniyede 10, start superscript, 4, end superscript ile 10, start superscript, 6, end superscript tepkime arasında değişir. Bu hızın ne kadar yüksek olduğunu, katalizlenmemiş tepkimenin hızının saniyede ~0, point, 2 tepkime olduğunu düşünerek anlamak daha kolaydır. Katalizlenmiş tepkime, diğerinden ~10, start superscript, 5, end superscript, minus, 10, start superscript, 7, end superscript kat daha hızlıdır!
Aşağıdaki grafik, karbon dioksit ve suyun, karbonik asit oluşturmak için girdikleri tepkimenin enerji diyagramını göstermektedir. Katalizör eşliğindeki tepkime, mavi çizgi ile; katalizlenmemiş tepkime ise kırmızı çizgi ile gösterilmektedir.
Katalizör, tepkimenin geçiş durumu enerjisini düşürür. Aktivasyon enerjisinin, geçiş durumu enerjisi ile tepkimeye giren maddelerin enerjisi arasındaki fark olduğunu düşünürsek, geçiş durumu enerjisinin düşmesi, aktivasyon enerjisini de düşürür.
Tepkimeye giren maddelerin ve ürünlerin enerjilerinin, katalizlenmiş ve katalizlenmemiş tepkimeler için aynı olduğuna dikkatinizi çekmek istiyoruz. Bu da, tepkime esnasında açığa çıkan enerjinin ( delta, start text, H, end text, start subscript, start text, t, e, p, end text, end subscript), enzim eklenmesi durumunda değişmediği anlamına gelir. Ve son derece önemli bir noktaya parmak basmamızı sağlar: bir tepkimenin kinetiği (örneğin tepkime hızı) ile tepkimenin termodinamiği arasında doğrudan bir ilişki yoktur.
Asit-baz katalizi
Asit katalizinde, katalizör genellikle start text, H, end text, start superscript, plus, end superscript iyonudur. Baz katalizinde ise, katalizör genellikle start text, O, H, end text, start superscript, minus, end superscript iyonudur.
Asitle katalizlenebilecek tepkimelere örnek olarak, sofra şekeri olarak da bilinen sakaroz hidrolizini verebiliriz. Sakaroz, iki basit şeker (ya da monosakkarit) olan glikoz ile fruktozun bileşimidir. Sakaroz, bir asit ya da sükraz gibi bir enzim eşliğinde, aşağıdaki tepkimeler dizisinde de gösterildiği gibi, glikoz ve fruktoza parçalanabilir:
Birinci aşamada, sakaroz, kırmızı ile gösterilmiş start text, H, end text, start superscript, plus, end superscript ile tersinir bir tepkimeye girerek, protonlu sakaroza dönüşür. Protonlu sakaroz, mavi ile gösterilmiş su ile tersinir bir tepkimeye girerek, start text, H, end text, start superscript, plus, end superscript verir ve bir glikoz molekülü ile bir fruktoz molekülü elde edilir. Tepkime aşağıdaki gibi özetlenebilir:
start text, H, end text, start superscript, plus, end superscript, tepkimede, hem tepkimeye giren hem de ürün olarak aynı miktarda yer aldığı için, tepkime esnasında kullanılmaz. Bu sebeple, katalizörü tepkimenin tepkimeye girenler ya da ürünler taraflarında göstermeyiz.
Heterojen ve yüzey katalizi
Heterojen katalizörler, tepkimeye giren maddelerden farklı bir halde (fazda) bulunan katalizörlerdir Örneğin tepkimeye giren ürünlerin sıvı ya da gaz halinde olduğu bir tepkimede, katalizörün katı halde olması gibi.
Heterojen katalizörlere örnek olarak, benzinli ve dizel motorlu araçlardaki katalitik konvertörleri verebiliriz. Katalitik konvertörler, katı haldeki bir destek üzerine gömülü geçiş metali katalizörleri içerirler. Katı haldeki katalizör, aracın egzos akıntısındaki gazlarla temas ettiğinde, tepkime hızlarını arttırarak, egzos akıntısındaki, karbon monoksit ya da yanmamış yakıt gibi kirleticilerden daha az zehirli ürünler elde edilmesini sağlar.
Katalitik konvertör, aynı zamanda bir yüzey katalizörüdür. Tepkimeye giren moleküller, katalizör ile tepkimeye girip, ürün oluşturmadan önce katı yüzey üzerinde toplanırlar. Katalizörün tepkimye giren maddeler ile temas içinde olan yüzey alanı arttıkça, yüzey katalizlenen bir tepkimenin hızı da artar. Bu sebeple, bir katalitik konvertörün içindeki katı destek, yüzey alanı büyük olacak şekilde tasarlanır. Bir peteğe benzeyen görüntüsünün sebebi de budur.
Heterojen ya da yüzey katalizine verilebilecek bir diğer örnek, polietilen gibi yaygın plastiklerin (ya da polimerlerin) üretim sürecidir. Burada kullanılan katalizörler, Ziegler-Natta katalizörleri olarak adlandırılır ve kullandığımız streç filmlerden, yoğurt kaplarına kadar bir sürü malzemenin üretiminde kullanılır. Geçiş metali katalizörleri, katı bir destek içine gömülüdür ve gaz ya da çözelti halinde olan başlangıç malzemeleri (ya da monomerler) ile tepkimeye girerler.
Tepkimeye giren maddeler gaz halinde olsa da, ürün olarak elde edilen polimr genellikle katı haldedir. Ben bunun patlamış mısır yapmaya çok benzediğini düşünüyorum: henüz patlamamış mısırı, katı destek üzerindeki katalizör olarak ele alalım. Gaz halindeki monomerler tepkimeye girerek, katalizörün yüzeyinde birikmeye başlayan katı ürün polimerleri oluşturur ve sonuç olarak bir polimer "patlamış mısır" elde ederiz. Kimya, bir anlamda sihir yapmak gibi bir şey olarak da düşünülebilir.
Özet
- Katalizörler, tepkimede kullanılmadan bir tepkimenin hızını arttıran maddelerdir.
- Katalizörler tepkimeleri aktivasyon enerjisini düşürerek ya da tepkime mekanizmasını değiştirerek hızlandırırlar.
- Enzimler, biyokimyasal tepkimelerde katalizör olarak görev yapan proteinlerdir.
- Yaygın katalizör türleri arasında, enzimler, asit-baz katalizörleri ve heterejon (ya da yüzey) katalizörleri bulunur.
Tartışmaya katılmak ister misiniz?
- Belgelerin ne zaman Türkçesini bize ulaştırabilirsiniz?(1 oy)