If you're seeing this message, it means we're having trouble loading external resources on our website.

Bağlandığınız bilgisayar bir web filtresi kullanıyorsa, *.kastatic.org ve *.kasandbox.org adreslerinin engellerini kaldırmayı unutmayın.

Ana içerik

Hissetme ve Meissner Cisimciğine Genel Bakış

Orijinal video Raja Narayan tarafından hazırlanmıştır.

Tartışmaya katılmak ister misiniz?

Henüz gönderi yok.
İngilizce biliyor musunuz? Khan Academy'nin İngilizce sitesinde neler olduğunu görmek için buraya tıklayın.

Video açıklaması

Bu videoda derimizin çevreyi anlamamızda bize nasıl yardımcı olduğundan bahsedelim. Etrafımızda olup biten şeyleri hissetmede derimiz bize nasıl yardımcı olur? Temel fikir şu: Diyelim şu derimiz olsun. Şurada derinin tüm tabakaları var. Diyelim burada bir tür hareket gerçekleşti, mesela biri bizi dürttü. Tabi ki bu dürtme derimizin içine girmez ama farklı tabakalara aktarılan bir kuvvetin oluşumuna sebep olur. Peki o zaman ne olacak? Şurada bulunan bir mekanoreseptör bu kuvveti algılayacak ve eylem potansiyeli yani daha sonradan bir nörona ileteceği bir sinyal üretecek. Bu sinyali şurada duran sinir lifine iletecek. O da mesajı merkezî sinir sistemimize aktaracak. İşte mekanoreseptörler temelde böyle işliyor. Yazalım. Sinir lifi demişken altını çizmem gereken bir şey var. Bunlara afferent sinir lifi deniyor. Dikkat ederseniz burada “a” var. Afferent sinir lifleri dış çevreden bazı uyarıcıları alır ve daha sonra merkezî sinir sistemimize iletilecek olan bir sinyal oluşturur. İşte bu afferent sinir lifinin yaptığı bu. Uyarıcıyı alıyor ve merkezî sinir sistemine bir şeylerin olduğunu söylüyor. Bu da diğer tarafta olan şeylerin tam zıddıdır. Evet, merkezden gelen yani efferent sinir lifi. Dikkat ederseniz burada “e” var. Bu sefer merkezî sinir sistemi uyarıcılara cevap verecek. Yani bu bir kas lifine giden bir sinir olacak. Sinir diyecek ki “Burada bizi rahatsız eden bir şeyler var, "haydi buradan elimizi çekelim.” İşte efferent sinir lifinin yaptığı şey bu. Fakat bu videoda duyulardan bahsettiğimiz için yalnızca afferent liflere odaklanacağız. İki temel afferent lif vardır: A beta lifleri ve A delta lifleri. A delta lifleri acı ve ısıyı algılamada kullanılırlar. Evet, acı ve ısı. A beta lifleri ise bunun dışında kalan her şeyi algılar. Bu videodaki tüm mekanoreseptörler içinbahsedeceğimiz afferent lifler bunlar. A delta sinir lifinden bahseden ayrı bir video var. Her bir mekanoreseptörün işlediği mekanizma ve bu reseptörlerin yapıları çok önemlidir, çünkü yapılar, mekanoreseptörlerin fonksiyonlarını belirler. Yani yapı, fonksiyonu belirler. Yapıyı anlarsak fonksiyonu da anlarız ve çözeriz. ve Mekanoreseptörün fonksiyonunu anladığımızda konumunu da çözeriz. Fonksiyon sayesinde konumu da bulmuş oluruz. Şimdi bunu aşağıda test edelim. Bahsedeceğimiz ilk mekanoreseptör; Maysnır Cisimciği. Bu “cisimcik” kelimesini hep duyacaksınız. Şimdi bir şeyin derimizi rahatsız ettiğini veya derimize kuvvet uyguladığını düşünelim. Bu bir parmak veya başka bir şey olabilir, deride derinlere doğru bir kuvvet uyguladığını düşünelim. İşte mikroskop altında şu şekilde görünen Maysnır Cisimciği. Cisimcik bu kuvveti algılayacak, peki daha sonra ne olacak? Burada belki görebilirsiniz, Maysnır Cisimciğinin farklı disk katmanları var. Hatta şurada çekirdekler de var. İşte bir çekirdek, diğeri, şurada da bir tane var. Birçok çekirdek var ve hepsi bu hücrelerin içinde. Hemen bir tane disk çiziyorum. Diğeri de şurada. Hatta şurada da olsun. Şunun üstüne yığılmış başka bir tane daha çiziyorum. Diyelim ki bu kuvvet derinlere, tam buraya kadar indi ve disklerden birini dürttü. Bu diske epitel veya laminer disk de deniyor. Bunlar özel epitel hücreleri. Dış ortamdan gelen bu ilk dürtme yani uyarıcımız epitel diskin şuraya kaymasına sebep olacak. Diğer epitel diskin bulunduğu yerden uzağa doğru kayacak. Buradaki disk sabit kalmaya devam edecek. Merkezi göstermek için noktalar çiziyorum. Bunlar hareket etmeyecek ama bu, şu yöne hareket edecek. Bu disk oynadığında sodyum ve diğer iyonlar bunun altındaki diskin içine sızar. Bu diskler birbirine bağlı olduğu için kaydıklarında iyonlar diğer tüm disklere bulaşır en sonunda Maysnır Cisimciği’nin dibine gelir., Bu kısımda ise afferent sinir lifi bulunur. Bildiğiniz gibi eğer bir sinir içinde iyon varsa eylem potansiyeline sebep olur. Bir eylem potansiyeli oluşur ve merkezî sinir sistemine sinyal yollanır. Bunların hepsi hafif bir dürtmeyle başladı ve tüm bu mekanizma tetiklenmiş oldu. Bu Maysnır Cisimciği eğer hafif bir dürtmeyi algılıyorsa demek ki derimizin çok derininde duruyor olamaz. O yüzden bu cisimciğin fonksiyonu hafif temasları algılamak. Hafif temas. Özellikle de kıllı olmayan deride. Kıllı olmayan deri. Kıllı deriden daha sonra bahsedeceğiz. Kıllı olmayan deri veya tüysüz diyebiliriz. Tüysüz deri. Yani Maysnır Cisimciği tüysüz deride hafif temasları algılar. Hafif temasa bir örnek yumuşak pamuklu bir tişört giymek olabilir. Vurgulamak istediğim bir şey var: Maysnır Cisimciği yalnızca bu tişörtü giyerken işler durumdadır, yani tişört üzerinizde olduktan sonra aktif hâle gelmez. Yani günün her saniyesi bir şey giydiğinizi hissetmezsiniz, böyle olsaydı çok fazla uyarıcı olurdu. Burada aklımızda tutmamız gereken çok önemli bir şey var: Maysnır Cisimciği aktif olmak için sürekli olarak değişen uyarıcıya ihtiyaç duyar. Sürekli değişen uyarıcı. Aslında buradaki mekanizmaya bakarsak gayet mantıklı geliyor. Çünkü bu disk hareket ettiğinde sodyum aşağıdaki diske girebilir. Disk hareket ettiğinde ve şuraya bitişik durduğunda sodyum giremeyecek. Sodyumun karşıya doğru veya iki disk arası yuvarlanmasının ve bir boşluğa girip sonunda afferent sinir lifine ulaşmasının sebebi . Evet, harekettir, bunu unutmayın. Buradaki kriterlerin aynısına sahip iki farklı mekanoreseptörden daha bahsedeceğiz. Ve bir dürtmenin başlattığı bu olayları ve algıladığımız hafif teması tartışmaya devam edeceğiz. Konumu ise derimizde çok çok derinlerde olamaz. Maysnır Cisimciği’nin papiler dermiste olduğundan eminiz. Papiler dermis epidermisin hemen altında bulunan, dermisin en üst katmanı.