Lois Weber ve Phillips Smalley'in "Askıda Kalma" İsimli Eseri

Amerikan sineması 1893’te doğdu. Bildiğimiz ilk film “Demircilik Sahnesi” olarak çevirebileceğimiz “Blacksmithing Scene.” Bu 30 saniyelik siyah beyaz kısa bir filmdir. Ve sadece bir olayın kısa bir kaydını içermektedir. Ancak 20 sene sonra 1913’te anlatımı olan filmleri görmeye başlıyoruz. Suspense, Askıda kalma adlı film bunların ilkidir. Lois Weber ve Phillips Smalley yönetmenliğini yapmış. Filmde genç bir annenin hikayesi anlatılıyor. Bu kadın çok uzak bir bölgede yaşıyor. Evde bir de yardımcısı var. Bu filme hikaye anlatımının karmaşıklığı açısından bakıyoruz. Hikayenin ilerleyişini montajlamalar sayesinde anlıyoruz. Bir gün evdeki yardımcı işten ayrılmaya karar verip anneyi ve bebeği yalnız bırakıyor. Kocası ise şehirde ve çalışıyor. Sonra yardımcı kadın evin anahtarını alıyor ve paspasın altına koyuyor. Sonra görüntü yardımcının yalnız yürüdüğü sahneye geçiyor. Ve yardımcı evi terk ederken bir serseri de oralarda gözüküyor. Daha sonra ise bu serserinin eve gidip anahtarı aldığını görüyoruz. Anne daha sonra pencereden bakıyor ve serseriyi anahtarla görüyor. İşte o zaman bir tür belanın geldiğini anlıyor. Lois Weber ve Phillips Smalley’nin film prodüksiyonu adına yaptıkları en inanılmaz şey ise ekrana 3 adet üçgen görüntüyü getirebilmektir. Ortada karısı ile telefonda konuşan kocayı görüyoruz. Bir diğer tarafta ise kadın var. Ve tabi diğer tarafta ise anahtar ile duran serseriyi görüyoruz. Burada olayların aynı anda gerçekleştiğinin anlatımı var. Ve bu daha önce hiç yapılmamış bir şey. Hikayenin devamında kovalamacalar var. Koca, eşiyle konuştuktan sonra bir araba çalıyor ve böylece polis onu kovalamaya başlıyor. Böylece bir duraksama anı yaşıyorsunuz. Anne evde bebeğiyle saklanıyor. Serseri evde dolaşmaya başlıyor. Evdeki eşyalara bakıyor. Ve baba ise gelmek için çabalıyor. Tabi filmin sonunda baba amacına ulaşıyor, anne ve bebeği kurtarıyor. Serseri ise hapse atılıyor. 1913 yılı için çok büyük gelişmeler bunlar.