If you're seeing this message, it means we're having trouble loading external resources on our website.

Bağlandığınız bilgisayar bir web filtresi kullanıyorsa, *.kastatic.org ve *.kasandbox.org adreslerinin engellerini kaldırmayı unutmayın.

Ana içerik

Sol LeWitt’in "Duvar Resmi #1144, Dört Yönde Parça Parça Renkler" (Wall Drawing #1144, Broken Bands of Color in Four Directions) Adlı Eseri, 2004 | MoMA Eğitim Bölümü

. Bir MoMA eğitimcisi, Sol LeWitt'in, 2004 tarihli eseri "Duvar Çizimi #1144, Dört Yönde Kırık Renk Bantları"nı nasıl öğrettiğini anlatıyor. Başka öğretim ve öğrenim kaynakları için, MoMA Öğrenmeyi ziyaret edin. Orijinal video Modern Sanat Müzesi (MoMA) tarafından hazırlanmıştır.

Tartışmaya katılmak ister misiniz?

Henüz gönderi yok.
İngilizce biliyor musunuz? Khan Academy'nin İngilizce sitesinde neler olduğunu görmek için buraya tıklayın.

Video açıklaması

Merhaba, ben Lisa Libicki (Libiki). Modern Sanatlar Müzesi Okul Programları’nda eğitmen olarak çalışıyorum. Bu, Sol Le Witt’in (Sol Lüvit’in) “Duvar Resmi 1144, Dört Yönde Parça Parça Renkler” adlı eseri. Bu resim oldukça ilgi çekici ve çocuklar bu resmi görünce gerçekten heyecanlanıyorlar. 4 ayrı panelden oluştuğunu hemen fark ediyorlar. Genelde derste Mozaikleri işlemiş oluyorlar ve bunları görünce de “Aa, burada 4 tane mozaik var” diyorlar. Bazıları da “Ama bir dakika, bu dikdörtgenler birbirinin aynı değil ki, uzunlukları ve boyutları değişiyor” diyerek bir önceki gözlemin üzerine bir şeyler ekliyor. Öğrencilere, bu eseri Sol LeWitt’in (Sol Lüvit’in) kendisinin yapmadığını söylemeyi seviyorum. Anaokulu veya 12. Sınıf öğrencisi olsun, hepsi buna çok şaşırıyorlar. Tepkilerini izlemek benim için keyifli oluyor. Genelde bunun ardından birçok soru geliyor. “Peki bunu yapan kişiler ne yapacaklarını nereden biliyorlardı?” “Bunu yapan insanlarla sanatçı arasında nasıl bir iletişim vardı? Onlar bunu yaparken, sanatçı burada durmuş onları mı izliyordu?” gibi… Onlara cevap olarak bu resmin, müzeye bazı talimatlarla ve bir şema ile beraber geldiğini söylüyorum. Öğrenciler çoğunlukla “Bu biraz haksızlık olmuş” diye tepki veriyorlar. Ama eğer grupta müzik ile uğraşan, orkestrada olan çocuklar varsa, onlar genelde şöyle diyorlar: “Bizim çaldığımız müziği de başkası besteledi. Biz onu çalıyoruz ve seyircilerimiz dinliyor, ama sonuçta Beethoven’ın şarkısını biz yazdık diyemeyiz, o yazdı, onun hakkı.” Çocukları genelde müze turunun sonlarına doğru buraya getirmeyi seviyorum, konu ne olursa olsun, çünkü bence bu eser normalde üzerinde pek konuşulmamış yeni konular açıyor. Bazen her şeyi sonuca bağlamaktansa turların sonunda her şeyi ucu açık bırakarak bitirmeyi seviyorum. Çocuklara her şeyin cevabını vermek yerine, kafalarında sorular oluşturarak ve daha fazla öğrenmek istemelerine sebep olarak onlardan ayrılmak daha çok hoşuma gidiyor.